Pazar, Mayıs 20, 2007

hm hm

yazmadıkça içime attığımı, yazmadıkça patladığımı ilk kez yeniden hissettim. hiç bu kadar yabancı olmamıştı belki de kelimeler. hiç bu kadar paslı kalmamıştım. 2 sene öncesinin o pasif zamanlarında bile birilerini bir şekilde ulaşıyordu koşturduklarım. ama bu sefer tek tük yazılan mailler dışında sadece msnde karakter tahlilleri var elimde.

bu aralar en büyük derdimi paylaşmalıyım birileriyle. ne kadar adil, ne kadar tarafsız, ne kadar yargılamasız olduğunu umursamadan bir dökmeliyim birikenleri. olmuyor çünkü, silmeye, olumlamaya çalışmanın en zayıf kaldığı bu zamanlarda dikkatimden koşarak uzaklaşıyorlar.

neymiş peki bu sinirimi bozan, dengemi zıplatan durum?

evet ben biri geyik biri dünya kazığı iki mühendislikte birden okuyorum ODTÜ denilen bu tatil köyü görünümlü bilim, irfan yuvasında. evet ben bir yandan da part-time çalışıyorum, sınavlar dışında cumartesilerimi kaidesiz teslim edip becerebilirsem bir iki gün daha üstüne ekliyorum. evet benim her hafta en az 3 sınavım var. evet benim birinci ve ikinci vizeler arası 5 gün boşluğum, ikinci vizeler sonrasında finallere kadar sadece 3 günüm. evet benim tüm önemli sınavlarım bırak üst üste gelmeyi aynı gün aynı saate konabiliyor ve evet ben erken fark edip onunla bununla konuşup ikna çalışmaları yapmazsam bunu kimse fark etmiyor. evet ben hakkımı hep kendim korumak zordundayım, ve evet benim ders yüküm herkesinkinden yüksek, ve evet yine ben etrafımda devamlı "hedem, hödöm var yahu hayatta olmaz" diyen insanlara gülüp geçsem mi, yoksa nefret mi kussam bilemiyorum.

ben haftasonları millet şıkır şıkır giyinip arkadaşlarının bekleyen arabalarına binerken arkalarından kesin ingilizce öğretmenidir diyorum, ve evet ben odadakilerin hepsinden yüküm ağırken onların gerilip stres yapmalarını gördükçe elimde olmadan sinirleniyorum. yalnız daha şunu, şunu ve şunu yapmam lazım diyenlere diyecek hep hazır cevaplarım var cebimde, çünkü daha on dakika önce 3 saat uyukalmışlığın acısını yeni bir program yaparak çıkarmak istemiş oluyorum.

evet ben bu konuda kendimi dengeleyemiyorum. ders yükümden şikayetçi olduğum tek yan bu. kimsenin benim kadar işi yokken, herkesin benden fazla mızmızlanması, telaşlanması, ondan bundan kaçması ya da daha fenası kolumdan tutup oraya buraya çekiştirmeye çalışması beni kılll ediyor. evet ben böyle anlarda hep ne kadar neyim varsa ortaya dökmek adına kocaman bir istek duyuyorum içimde. ya da salı günkü quizine hazırlanmak için akşam çıkmayanlara götümle gülmek istiyorum. çünkü ben cumartesi işe gitmiş, sonra sabah 6ya kadar nette film/dizi izlemiş, pzt dersine hiç girmediği dersten sınavı olan, salıya 350 sayfalık ezberi bulunan ve tabii bir de yine salı günü toplamda 5 kez dersine girdiği ve muhtemelen kalacağı dersten quizi olan bir insan konumundayım. ve ağzımdan tek kelime laf çıkmıyor quize çalışmayı dünyanın en büyük yükü sananlara. en fazla ne salağım dün yine bir bok çalışmadım oysa danalar kadar işim var, biri beni dövmeli, mutlaka dövmeli türü serenatlarda bulunurum.

çok mu acımasız bu halim? yoksa çok mu zavallı bilemiyorum. belki ikisi birden, belki de gerçekten normal.

ama nolur tek dönemde 4 ders alıyorsanız projem de var, çizimim de var, hedem de var, hödöm de var diyerek gelmeyin kapıma. tüm hıncımı sizden çıkarmak istemiyorum!

4 yorum:

c. dedi ki...

yorum yapmak için üyelik de gerekirmiş vay vay...anonim olamıyormuşuz....neyse
demiycem, valla bişey demiycem, haklısın.biz sızlanırız, sen bize bakma.ya benim gibi hayatını planlamayı beceremeyen ve daimi bunalımda olan insanlardır onlar da, ya da sadece mızmızlanmayı sever ilgi isterler, boşver.
gayet boşum, bunda bi sorun yok.lakin benim de bir şikayetim var. mezun oluyorum leeeeeeeen!
ve can sıkıcı olan ne biliyor musun, neredeyse 20, belki de daha fazla iş başvurusu yaptım, ve bunlardan sadece 2si cv'me bakma zahmetinde bulundu! şikayetçiyim, istifa ediyorum! neden istifa ediyorsam, işsizlikten mi? onu bile beceremiyorum baksana...
neyse canım, mor enerji toparlağım, sana kolay gelsin...nasıl gelecek bilmiyorum ama gelsin, işin zor. eğer boyut kapısı açmayı başarabilirsem bi gün bil ki ilk seni başka bi zaman boyutuna göndericem, orda 3 gün geçirip çalışıp buraya beş dakka sonra dönüceksin.bunu da böyle bil.
hadi öptüm.

merhababenszn dedi ki...

bir kere ben seni yerim. sonra gider seni işe almayanları yerim. bir de üstüne bu iş arama muhabbetlerinde en son yapılacak şey şu kadar yere başvurdum, şu kadarı şey etti gibi istatistiklerdir derim. bir gün reklamdaki gibin asansörde hımını hımını diye konuşan adamın dediklerine kulak kabartmakta gizlidir efem iş güç durumları derim. ben bu ezik öğrenci halimle süper kariyer fırsatlı gelişim olanaklı part-time işin gelip bulmasına olanak sağlayabildiysem farkında olmadan sen hayda hayda ve haydaaaaa bulursun derim. yeterkia bık bık bunalım olmayalım derim. ayrıca sen gel bana istediğinde mızmızlan ulan, zaten kırk yılın başı yüzünüzü görüyorum arayıp 3 saat ağlasan yine dinlerim, yine dinlerim. öbür boyutu da sittir et, sıkılırım ben orada yalnız, dizisiz, bilgisayarsız :)

mezunum benim, her daim kırmızı karanfilim.

Gizem dedi ki...

herkesin kendi kapasitesi, kendi yükü, kendi atılımları kendi istekleri, kendi becerileri(...) var. Sen dedin ki ben ikisini birden yaparım, Onlar da ben birini ancak yaparım. Sen ikisini de yaparsın sıkışırsın ama tık etmezsin. Başkası senin yaptığının yarısını bile yapmaz söylenir durur. Olur, olabilir onun durumu budur, o yaptığı kadarına katlanır bunaldığında söylenir. Sen yapıyorsundur, sıkışıyor, bunalıyor sıkılıyorsundur ama çeneni de bir yandan kapalı tutuyorsundur, bu senin yapabildigindir. O senin yaptığını yapamaz. Sen söylenmemeyi tercih edersin, o etmez. Başkaları öyle sen böyle, buna kızmaya hakkın var mı? Başkasının yapabilirini eleştirmeye hakkın var mı? Herkesin gücü, çalışkanlığı kendine, kimsenin kapasitesi aynı değil...

merhababenszn dedi ki...

dediklerinin hiçbirini bilmiyordum be gizemcim. hayatımda böyle bir mantık duymamıştım yani ne tuhafmış :) gidip kızıp da ağzımı açıp "ne götsünüz ulan diye millete bağırdım" işleri, güçleri yok diye sanki de azar işitiyorum tövbeler tövbesi. eline üşenmedin diye sana üzüldüm ben yahu ehe. sağ ol sağ ol bunları okuyunca daha çok kızdım şimdi işi gücü olmayanlara ehehe. hem mızmızlanacak, hem boş boş oturacaklar, üstüne bir de benim devamlı öfke kontrolü mode on halde gezmek için enerji harcamama sebep olacaklar. offf sandığımdan daha sinir bozucularmış, gözüm açıldı, hiçbirini yaşatmayacağım artık.

-4 finali gitmiş, 4 günde gireceği 5 finali kalmış insan modeli